Japonya hükümeti, kripto varlıkların vergilendirilmesine ilişkin en kapsamlı düzenleme paketlerinden birini hayata geçirmeye hazırlanıyor. Mevcut sistemde %55’e varan kademeli bir gelir vergisine tabi olan kripto kazançları, 2026 vergi reformuyla birlikte yatırım fonları ve hisse senetleriyle aynı kapsamda değerlendirilecek ve %20 sabit oran üzerinden vergilendirilecek. Değişikliğin, bireysel yatırımcıların işlem hacmini artırması ve Japonya’nın küresel rekabet gücünü güçlendirmesi bekleniyor.
Japonya’dan kripto teklifi
Reform teklifine göre kripto kazançları, iş gelirlerinden ve ücretli kazançlardan ayrılarak bağımsız bir gelir kategorisine taşınacak. Böylece yatırımcıların kripto işlem kârları artık progresif vergi dilimlerine girmeyecek; %15 gelir vergisi ve %5 ikamet vergisinden oluşan tek bir sabit oran uygulanacak. Bu düzenlemenin Aralık 2026’da açıklanacak nihai vergi paketine dahil edilmesi öngörülüyor.
Vergi reformunun arka planında, Japonya’nın hem bireysel yatırımcıyı teşvik etme arzusu hem de uluslararası uygulamalarla uyum sağlama çabası bulunuyor. Finansal Hizmetler Ajansı’nın (FSA) yaptığı karşılaştırmalı çalışmada, ABD’de kripto varlıkların mülk olarak sınıflandırıldığı ve %0–%37 arasında değişen oranlarla vergilendirildiği; Birleşik Krallık’ta sermaye kazançları kapsamında %20–%28 arası oranların uygulandığı; Fransa’nın ise %30 sabit vergi modeli benimsediği aktarıldı. Japonya’nın %20 düz oranı, bu ülkelerle daha uyumlu bir çerçeve yaratırken, iç piyasada rekabeti artırma potansiyeli taşıyor.
FSA, vergi indiriminin ötesinde yapısal sınıflandırma değişiklikleri de hazırlıyor. Bitcoin, Ethereum ve yaklaşık 100 tokenı kapsayan yeni çerçeve, kripto varlıkları Finansal Araçlar ve Borsa Yasası altında “finansal ürün” olarak yeniden tanımlayacak. Bu adım sayesinde bankalar, sigorta şirketleri ve kurumsal aracı kurumlar, belirli koşullar altında kripto ürünleri sunabilecek veya saklama hizmeti sağlayabilecek. Böylece kurumsal katılımın artması ve yerli borsalarda daha yüksek hacim oluşması bekleniyor.
Ajans ayrıca yaklaşık 150 varlıktan oluşacak bir token beyaz listesi hazırlıyor. Bu listeye giren kripto varlıklar, daha esnek vergisel muamele, bankacılık saklama hizmetleri ve piyasa erişimi açısından avantajlı konuma gelecek. Liste dışında kalan tokenlar ise mevcut sıkı düzenlemelere tabi olmaya devam edecek. FSA, bu yaklaşımla hem kurumsal uyumu artırmayı hem de piyasa riskini daha net kategorilere ayırarak denetim gücünü artırmayı hedefliyor.
Vergi indirimi Japonya için yalnızca teknik bir düzenleme anlamına gelmiyor. Ülke, yıllardır bireysel yatırımcıların yüksek vergi yükü nedeniyle yurt dışındaki platformları tercih etmesi ve işlem hacimlerinin yerel borsalar yerine dış piyasada toplanması sorunuyla karşı karşıyaydı. %20 sabit oran, bu eğilimi tersine çevirme ve kripto ekosistemini yeniden ülke içine çekme potansiyeline sahip.
Ayrıca Japonya, sermaye piyasalarını canlandırmak için hazırladığı geniş kapsamlı yatırım reform paketinde genç bireyleri ve küçük yatırımcıları da hedefliyor. Yerel medyaya göre hükümet, vergi avantajlarının bir kısmını reşit olmayan kişilerin yatırım yapabileceği ürünlere genişletme planını da değerlendiriyor.
Bütün bu adımların 2026 boyunca yasalaşması ve yeni vergi rejiminin 2027 mali yılı itibarıyla yürürlüğe girmesi bekleniyor. Eğer süreç öngörüldüğü gibi ilerlerse Japonya, kripto vergilendirmesinde hem Asya-Pasifik bölgesinde hem de G7 ülkeleri arasında en rekabetçi yasal çerçevelerden birine sahip olacak.




