Kripto para dünyasında Bitcoin genellikle “dijital altın” olarak anılıyor ve çoğunlukla yalnızca değer saklama aracı ya da ödeme yöntemi olarak biliniyor. Oysa Bitcoin’in üzerine inşa edilen ek katmanlar sayesinde, bu güçlü ağın sınırları çok daha ileri taşınabiliyor. İşte Stacks tam da bu noktada devreye giriyor. Stacks (STX), Bitcoin ağının güvenliğini temel alarak akıllı kontratlar ve merkeziyetsiz uygulamalar (dApp’ler) geliştirmeyi mümkün kılan bir protokol. Başlangıçta Blockstack adıyla duyurulan proje, 2020’de topluluk kararıyla Stacks adını aldı ve o günden bu yana Web3 vizyonunu Bitcoin’e taşımayı amaçlıyor. STX token ise ağın kalbinde yer alıyor; işlem ücretlerini ödemekten yönetişime katılmaya, “stacking” yoluyla Bitcoin ödülleri kazanmaktan uygulamaların geliştirilmesine kadar birçok kullanım alanı bulunuyor. Kısacası Stacks, Bitcoin’in sağlamlığını modern bir yazılım ekosistemine dönüştürmek için geliştirilen köprü görevi görüyor.
Bu rehberde Stacks’in tarihçesinden teknik özelliklerine, kurucularından ekosistemdeki rolüne kadar merak ettiğiniz tüm detayları bulabilirsiniz.
Stacks’in Tanımı ve Ortaya Çıkışı
Stacks, Bitcoin’in güvenliğini temel alarak üzerine yeni nesil uygulamalar kurulmasını sağlayan bir blockchain protokolü. Bitcoin’in güvenlik açısından eşsiz bir ağ olmasına rağmen akıllı kontratlar konusunda sınırlı kalması, Stacks gibi projelerin önünü açtı. Stacks, bu eksikliği kapatarak Bitcoin’i daha programlanabilir bir platform haline getirmeyi hedefliyor. Böylece hem merkeziyetsiz finans (DeFi) çözümleri hem de Web3 uygulamaları doğrudan Bitcoin’in üzerine taşınabiliyor.
Stacks/Bitcoin entegrasyonu. Kaynak: Stacks
Proje ilk olarak 2013 yılında Blockstack adıyla ortaya çıktı. Blockstack ekibinin vizyonu, kullanıcıların kendi verilerini kontrol ettiği, merkezi yapılara ihtiyaç duymayan bir internet inşa etmekti. O yıllarda blockchain teknolojisi henüz çok erken aşamadaydı, Ethereum bile yeni yeni gündeme geliyordu. Blockstack bu nedenle akademik kökenli bir girişim olarak doğdu ve araştırma laboratuvarı tarzında ilerledi. Princeton Üniversitesi gibi kurumların desteğiyle yapılan sunumlar ve yayımlanan makaleler, projeye bilimsel bir temel kazandırdı.
Blockstack, 2017 yılında yayımladığı ilk whitepaper ile ses getirdi. Bu belge, Bitcoin üzerine inşa edilecek bir yazılım katmanının nasıl çalışabileceğini teknik ayrıntılarla açıklıyordu. Aynı yıllarda Blockstack, merkeziyetsiz depolama çözümü Gaia’yı ve kullanıcıların kendi kimliklerini blockchain üzerinde saklayabildiği kimlik sistemini geliştirdi. Bu ürünler, projenin yalnızca teoride değil pratikte de çalıştığını kanıtladı. Topluluk bu dönemde hızla büyümeye başladı ve Blockstack etkinlikleri düzenlenir hale geldi.
2019 ise Blockstack için tarihi bir yıl oldu. Ekip, ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu’ndan (SEC) onay alarak halka açık token satışı yapan ilk blockchain girişimi oldu. Bu satışla birlikte STX token piyasaya sürüldü ve yatırımcıların ilgisini çekti. O dönemde kripto dünyasında regülasyon belirsizliği tartışma konusuyken, Blockstack’in yasal çerçeveye uyumlu hareket etmesi büyük ses getirdi. Bu adım, projeye hem güvenilirlik kattı hem de Stacks’in gelecekte kurumsal yatırımcılar için cazip bir altyapı olacağının sinyalini verdi.
2020 yılında proje önemli bir dönüşüm geçirdi. Yapılan topluluk oylaması sonucunda Blockstack ismi “Stacks” olarak değiştirildi. Blockstack, merkeziyetsiz internet fikrinden doğmuştu; Stacks ise doğrudan Bitcoin üzerine odaklanarak akıllı kontratlar ve dApp’ler için güçlü bir platforma evrildi. Bu süreçte Blockstack PBC de Hiro Systems PBC adını alarak geliştiricilere araçlar ve altyapı sunmaya devam etti.
Stacks 2.0 için hazırlıklar da aynı dönemde başladı. 2021 başında hayata geçen bu güncelleme ile birlikte Proof of Transfer (PoX) konsensüs mekanizması tanıtıldı ve Clarity programlama dili ile akıllı kontratlar yazılabilir hale geldi. Stacks 2.0, Bitcoin ile entegrasyonu daha da derinleştirdi ve STX sahiplerine tokenlerini kilitleyerek Bitcoin ödülleri kazanma fırsatı sundu. Bu, “stacking” adıyla bilinen mekanizmanın doğuşuydu. Böylece Stacks, Bitcoin’in güvenliğiyle çalışan, programlanabilir ve ödüller sunan benzersiz bir ekosistem olarak sahnedeki yerini aldı.
Özetle, Blockstack adıyla başlayan yolculuk bugün Stacks adıyla devam ediyor. İlk günlerinde merkeziyetsiz internet vizyonuyla ortaya çıkan proje, zamanla Bitcoin’in üzerine akıllı kontratlar kuran bir protokole dönüştü. 2013’te bir araştırma fikri olarak doğan Blockstack, SEC onaylı token satışı ve Stacks 2.0 gibi kritik dönüm noktalarıyla kripto dünyasında benzersiz bir konum kazandı. Bugün Stacks, Bitcoin’i programlanabilir hale getirerek Web3 vizyonuna giden yolda en güçlü köprülerden biri.
Stacks’in Tarihçesi: Önemli Dönüm Noktaları
Stacks’in gelişim süreci, yalnızca bir isim değişikliğinden ibaret değil, aynı zamanda blockchain dünyasında büyük bir evrim hikâyesi. 2013’te küçük bir araştırma projesi olarak başlayan yolculuk, yıllar içinde hem teknik açıdan hem de topluluk desteği açısından büyüyerek Bitcoin ekosisteminin en önemli katmanlarından birine dönüştü. Aşağıda, Stacks coin tarihi ve kritik dönüm noktalarını kronolojik sırayla inceleyelim.
2013: Blockstack projesi, Princeton Üniversitesi’nden Muneeb Ali ve yazılım geliştirici Ryan Shea tarafından hayata geçirildi. Başlangıçta amaç, kullanıcıların verilerini kendi kontrolünde tutabilecekleri ve merkezi yapılara bağlı olmayan bir internet altyapısı oluşturmaktı.
2017: Projenin ilk whitepaper’ı yayımlandı. Bu adım, Blockstack vizyonunun teknik olarak nasıl işleyeceğini ortaya koydu. Topluluk desteği bu dönemde ciddi şekilde büyüdü ve Blockstack, akademik çevrelerin yanı sıra kripto topluluğunda da tanınmaya başladı.
2019: Blockstack PBC (bugünkü adıyla Hiro PBC), tarihe geçen bir adım attı ve SEC onaylı ilk halka açık token satışını gerçekleştirdi. Reg A+ düzenlemesi kapsamında yapılan bu satışla STX token resmen piyasaya çıktı. Böylece Blockstack, kripto dünyasında regülasyonla uyumlu hareket eden öncü projelerden biri haline geldi.
2020: Yapılan topluluk oylaması sonucunda proje yeniden markalandı ve Blockstack adı “Stacks” olarak değiştirildi. Bu değişim, yalnızca isim değil aynı zamanda vizyon güncellemesi anlamına da geliyordu. Artık proje, Bitcoin üzerine akıllı kontratlar inşa etmeye odaklanan bir protokol haline geldi.
2021: 14 Ocak 2021’de Stacks 2.0 ana ağı (mainnet) resmen başlatıldı. Bu güncelleme ile birlikte Proof of Transfer (PoX) konsensüs mekanizması devreye alındı, geliştiriciler için Clarity programlama dili tanıtıldı ve STX sahipleri tokenlerini kilitleyerek (stacking) karşılığında Bitcoin ödülleri kazanabilir hale geldi. Bu gelişmeler, Stacks’i yalnızca bir vizyon projesi olmaktan çıkarıp aktif bir ekosistem haline getirdi.
2023–2024: Bitcoin ekosisteminde Ordinals protokolü ve NFT dalgası büyük ilgi topladı. Bu süreç Stacks için de bir sıçrama noktası oldu. Özellikle 1:1 Bitcoin destekli sBTC gibi çözümlerle birlikte Stacks üzerinde Bitcoin DeFi uygulamaları gelişmeye başladı ve ekosistem ciddi şekilde büyüdü.
2025: Stacks ekosistemi büyük bir sıçrama yaşadı. TVL 100 milyon doların üzerine çıktı, sBTC ve STX Wormhole aracılığıyla Sui gibi ağlara taşındı, geliştirici aktivitesi rekor seviyeye ulaştı. Ayrıca Nakamoto yükseltmesi için hazırlıklar hızlandı, STX Endowment fonu devreye girdi ve Orta Doğu ile Asya’da kurumsal açılımlar gerçekleşti. Eylül 2025 itibariyle STX fiyatı 0.60 dolar seviyelerinde.
Stacks Neden Değerli?
Stacks, Bitcoin üzerinde akıllı kontratları mümkün kılan öncü bir protokol. En önemli özelliği, Bitcoin’in sağlam güvenliğini ve geniş ekosistemini doğrudan kullanması. Stacks üzerinde gerçekleşen tüm işlemler Bitcoin bloklarına gömülerek onaylanıyor. Bu sayede Stacks ağını manipüle etmek isteyen bir saldırganın, aynı zamanda Bitcoin zincirini de yeniden yazması gerekiyor ki bu neredeyse imkânsız.
Stacks’in güvenlik modeli, Proof of Transfer (PoX) adı verilen özgün bir mekanizmaya dayanıyor. Bu sistemde madenciler Bitcoin harcayarak Stacks blokları üretiyor. Harcanan BTC’nin bir kısmı da ağa katkı sağlayan kullanıcılarla, yani STX tokenlerini kilitleyen “stacker”larla paylaşılıyor. Böylece hem yeni bloklar oluşturuluyor hem de ekosisteme katılanlara Bitcoin ödülü dağıtılıyor. Yani STX sahipleri, tokenlerini belli bir süre kilitleyerek “stacking” yapabiliyor ve karşılığında doğrudan BTC kazanabiliyor. Bu özellik, Stacks’i yalnızca bir akıllı kontrat platformu değil aynı zamanda kullanıcılarına pasif gelir fırsatı sunan bir ekosistem haline getiriyor.
Stacks'in mekanizması. Kaynak: Stacks
Bunun yanında Stacks, Bitcoin üzerinde zengin bir Web3 dünyası kuruyor. Cüzdan uygulamaları, NFT platformları, merkeziyetsiz borsalar (DEX), borç verme ve alma protokolleri gibi pek çok proje Stacks ağı üzerinde çalışıyor. Geliştiriciler, özel olarak tasarlanmış Clarity programlama dili sayesinde Bitcoin’in zincir üzerindeki durumunu okuyabilen, güvenli ve öngörülebilir akıllı kontratlar yazabiliyor. Özellikle Bitcoin DeFi çözümlerine zemin hazırlaması, Stacks’i farklı kılan en önemli noktalardan biri.
Teknik özellikler
Stacks’in teknik yapısında en dikkat çeken unsur, Proof of Transfer (PoX) konsensüs mekanizması. Bu sistemde Stacks madencileri, Bitcoin harcayarak blok üretir ve harcanan BTC’nin bir kısmı STX tokenlerini kilitleyen kullanıcılara (stacker’lara) dağıtılır. Böylece Stacks ağı, Bitcoin’in güvenliğini doğrudan kullanır ve her blok, Bitcoin zincirine gömülerek ek bir güvenlik katmanı elde eder.
Ağın yerel tokeni STX’tir. Toplam arzı zaman içinde yaklaşık 1,818 milyar adede ulaşacak şekilde planlanmıştır ve bu emisyon süreci 2050’ye kadar devam edecek. Yeni STX tokenlerinin basımı ve ödül mekanizmaları, PoX sistemi üzerinden yönetilir. Bu da arzın belirli kurallara bağlı olarak şeffaf bir şekilde genişlemesini sağlar.
Stacks blokları, Bitcoin bloklarıyla senkronize biçimde çalışır. Ortalama blok süresi yaklaşık 10 dakikadır çünkü doğrudan Bitcoin’in blok süresine paralel ilerler. Ancak planlanan Nakamoto yükseltmesi ile bu sürenin saniyeler mertebesine düşmesi ve ağın çok daha hızlı hale gelmesi hedefleniyor.
Akıllı kontratlar söz konusu olduğunda Stacks, özel olarak tasarlanmış Clarity programlama dilini kullanır. Clarity, yürütülmeden önce sonucu bilinebilen (decidable) bir dil olduğu için güvenli ve öngörülebilir bir yapı sunar. Ayrıca Bitcoin zincirinin durumunu okuyabilme özelliği sayesinde geliştiriciler, Bitcoin varlıklarıyla doğrudan etkileşime giren dApp’ler ve akıllı kontratlar yazabilir.
Clarity dili örneği.
STX sahipleri için öne çıkan özelliklerden biri de stacking mekanizmasıdır. Kullanıcılar ellerindeki STX tokenlerini belirli bir süreliğine kilitleyerek ağa katkı sağlayabilir ve bunun karşılığında Bitcoin ödülleri kazanabilir. “Stacks staking” olarak da bilinen bu yöntem, STX sahiplerinin hem ağ güvenliğine katkıda bulunmasını hem de BTC cinsinden pasif gelir elde etmesini mümkün kılar.
Bütün bunların yanı sıra STX token, ağ üzerindeki işlem ücretlerinin ödenmesi için kullanılır. Ayrıca sahiplerine ağ yönetişimine katılma ve yeni öneriler üzerinde oy kullanma imkânı tanır. Stacks ekosisteminde NFT projelerinden DeFi protokollerine, DAO girişimlerinden merkeziyetsiz borsalara kadar pek çok uygulama, STX tokeni temelinde işler. Böylece Stacks, Bitcoin üzerinde kurulan geniş ve canlı bir Web3 ekosistemini destekler.
Stacks’in Kurucusu Kimdir?
Stacks’ın kurucuları, Princeton Üniversitesi’nde bilgisayar bilimi üzerine doktora yapan Muneeb Ali ve yazılım geliştirici Ryan Shea. Ali, akademik çalışmaları sırasında blockchain teknolojisinin potansiyelini fark ederek Bitcoin’in üzerine yeni çözümler inşa etme fikrine yoğunlaştı. Shea ise yazılım geliştirme alanındaki deneyimiyle projeye katkı sundu.
İkili, 2013 yılında Blockstack adıyla bir girişim başlattı. Başlangıçta merkeziyetsiz internet altyapısı kurma vizyonuyla yola çıkan ekip, yıllar içinde projeyi büyüttü. 2020 yılına gelindiğinde ise topluluk kararıyla Blockstack adı Stacks olarak değiştirildi.
Günümüzde Stacks’in gelişimini, merkezi bir ekipten ziyade küresel bir topluluk sürdürüyor. Bunun öncülüğünü ise eski adı Blockstack PBC olan ve sonradan Hiro Systems PBC adını alan şirket yapıyor. Hiro, geliştiricilere Stacks üzerinde uygulama geliştirmeyi kolaylaştıran araçlar sunuyor ve ekosistemin büyümesine destek veriyor. Böylece Stacks, hem kurucularının vizyonuyla hem de açık kaynak topluluğunun katkılarıyla sürekli gelişen bir platform haline geldi.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Stacks hakkında merak edilen birçok soru var. Projenin ne zaman ortaya çıktığından kurucularına, nasıl çalıştığından STX token’in arzına kadar pek çok detay yatırımcıların ve kullanıcıların aklını kurcalıyor. Aşağıda sıkça sorulan sorulara cevaplar hazırladık:
Stacks (STX) ne zaman ortaya çıktı?: Stacks’in temelleri aslında 2013’te Blockstack adıyla atıldı, ancak projenin kripto piyasasına aktif girişi 2018 yılında oldu. 14 Ocak 2021’de Stacks 2.0 ana ağı (mainnet) devreye girince proje yepyeni bir döneme adım attı. Bu tarihten itibaren Stacks, Bitcoin üzerinde akıllı kontratların ve gerçek zamanlı uygulamaların çalıştırılmasına imkân tanıyan güçlü bir altyapı haline geldi.
Stacks’in kurucuları kimdir?: Stacks’ın kurucuları, Princeton Üniversitesi’nde bilgisayar bilimi alanında doktora yapmış Muneeb Ali ve yazılım geliştirici Ryan Shea. İkili 2013’te Blockstack adıyla projeyi başlattı ve zamanla Bitcoin üzerine odaklanan Stacks vizyonunu hayata geçirdi. Günümüzde geliştirme sürecine Hiro Systems PBC ve geniş bir açık kaynak topluluğu liderlik ediyor, böylece Stacks sürekli yenilenip büyüyen bir ekosistem olarak varlığını sürdürüyor.
Stacks nasıl çalışır, Bitcoin ile ilişkisi nedir?: Stacks, bağımsız bir zincir gibi işlese de güvenliğini doğrudan Bitcoin’den alan özel bir yapıya sahip. Proof of Transfer (PoX) konsensüs mekanizması sayesinde madenciler Bitcoin göndererek Stacks bloklarını oluşturuyor. Harcanan BTC’nin bir kısmı STX tokenlerini kilitleyen kullanıcılara dağıtılıyor, böylece hem güvenlik sağlanıyor hem de katılımcılar ödüllendiriliyor. Sonuçta Stacks üzerinde yapılan her işlem Bitcoin bloklarına kaydediliyor ve geriye dönük doğrulama her zaman mümkün oluyor.
STX token’in toplam arzı ne kadar?: STX token’in toplam arzı yaklaşık 1,818 milyar adet olacak şekilde sınırlandırılmış durumda. Emisyon planına göre bu arz 2050 yılına kadar kademeli olarak ulaşılacak ve yeni tokenler PoX mekanizmasıyla basılmaya devam edecek. Bu nedenle dolaşımdaki STX miktarı yıllar içinde kontrollü ve öngörülebilir şekilde artıyor.
Stacks ne işe yarar, neden değerlidir?: Stacks, Bitcoin üzerinde akıllı kontratlar ve merkeziyetsiz uygulamalar geliştirmeyi sağlayan öncü bir protokol. Bitcoin’in güçlü güvenliğini kullanması ve PoX mekanizması ile kendine özgü bir yapı sunması, projeyi diğerlerinden ayırıyor. Ayrıca STX sahipleri tokenlerini kilitleyerek stacking yapabiliyor ve karşılığında Bitcoin ödülleri kazanabiliyor. Bu sayede Stacks, Web3 projeleri, NFT platformları ve Bitcoin DeFi uygulamaları için aranan bir altyapı haline gelmiş durumda.
Stacks ile Bitcoin üzerinde nasıl dApp geliştirilebilir?: Stacks, geliştiricilere özel olarak tasarlanmış Clarity programlama dilini sunuyor. Clarity sayesinde Bitcoin zincirinin durum bilgisi okunabiliyor ve bu da güvenli, öngörülebilir akıllı kontratlar yazılmasına imkân tanıyor. Geliştirilen uygulamalar Stacks zincirinde çalışırken sonuçları Bitcoin ağına yansıyor, böylece iki zincir arasında güvenli bir köprü oluşuyor. Hiro, Xverse gibi araçlar ve cüzdanlarla birlikte geliştiriciler için dApp geliştirme süreci oldukça erişilebilir hale geliyor.
Stacks ve Bitcoin tabanlı akıllı kontrat projeleri hakkında daha fazla içerik için JR Kripto Rehber serisini takip edin.
#Stacks (STX)#stacks nedir#stx nedir#stacks coin nedir#stx coin ne zaman çıktı#stacks coin tarihi#stacks çıkış tarihi#stx coin ne işe yarar#stx fiyatı
Herhangi bir sorunuz var mı?Eğer herhangi bir sorunuz varsa, bizimle iletişime geçmekten çekinmeyin.İletişime Geç